KONUŞABİLME SERÜVENİ


Birine bir şey anlatabilmek...



   Ne kadar değerli bunu yapabilmek. Dünyanın en basit şeyi olarak görünen ama en zor şeylerinden biri de aynı zamanda. Anlatabilmek bir şeyi. Doğru kelimeleri bulabilmek. Onları sentezleyip güzel betimlemeler oluşturup söylemek istenilen şeyi doğru lanse edebilmek. Ne kadar önemli ve ne kadar kıymetli. 



   Bazen bunun hakkında çok soru soruyorum kendime. Bazen kendim anlatamıyorum (ya da anlaşılamıyorum) bazen de insanlarda görüyorum bu durumu. Kelimeler ağzında takla atıp duruyor, bir türlü doğru şeyi doğru cümleyi bulamıyor anlatıcı. Hissettiği gibi anlayabildiği gibi söyleyemiyor çünkü. Konuşmak dediğimiz eylem aslında bunu yapabilmekle değerleniyor. Anlatabilmek... Kendini anlatabilmek bir şeyi anlatabilmek bir konuyu anlatabilmek, ifade edebilmek... işte günümüzde olan tartışma ve kavga sebeplerinden en önemlisi de bu. Bir taraf anlatamıyor diğer taraf da anlayamıyor. Evet bunlar birbiriyle çok bağdaşık şeyler. Anlatabilmek kadar anlayabilmek de önemli çünkü ne kadar kafanı yorarsan yor ne kadar tasvir etmeye çalışırsan çalış önünde sonunda karşıdaki seni anlayamayınca anlamak istemeyince ya da her neyse hepsi uçup bulutlara karışıp gidiyor. 


   Bir yandan da iyi bir dinleyici iyi bir anlayıcı olmak lazım anlatıcı olabilmekten ziyade. Biz günümüzde bunu kaçıyoruz, atlayıp durduğumuz şey sürekli bu aslında. Aynı şeyleri düşünmene gerek yok bir insanı anlayabilmek için. Ya da aynı şeyleri hissetmene gerek yok çözümleyebilmek için. Bu tamamen senin karşıdaki insanı ne kadar anlamak istediğine, o an ona karşı kulaklarının ve zihninin ne kadar açık olduğuna ve empati yapıp yapamamana bağlı olan bir durum. Bunu yapamadığımız için bu kadar tartışma oluyor gündemde orada burada. Çünkü dinleyemiyoruz ki anlatmaya çalışalım. Ya da anlatamıyoruz ki daha bir şeyleri çözümleyemiyoruz anlatabilecek kadar dinlesek ne yazar ? Çünkü bunun için doğru düzgün bir şey bile yapmıyoruz.


   Dediğim gibi anlatabilmekten ziyadesiyle önemli anlayabilmek. Çünkü anlayabildikçe değerleniyor anlatabildiklerin. Dolayısıyla anlayabilmek çok daha ağır basıyor işin kantar kısmında, o olmazsa olmaz çünkü. Biraz kulak vermeye çalışalım ne olur. Biraz farkında olmaya çalışalım biraz gayret. Bakın anlayabildikçe anlatabileceğinizi göreceksiniz. Çünkü her şey ilk önce kavramaktan başlıyor, özümsemekten.


  Evet, o bilgiyi kabullenmek zorunda değilsin evet öyle düşünmüyor olabilirsin ve bu çok doğal. Ama bak duy dinle onu da. Onu da oku onu da anla. Çünkü zıtlıklar birbirini yüceltir unutma ! Düşündüğün şeyin tam zıttını da oku dinle araştır ki inandığını benimsediğini daha güçlü bir şekilde savun daha çok benimse. İnan her şeyi o zaman çok daha iyi anlayabilecek ve anlatabileceksin. Çünkü karşındakinin ne sebeple o şeye inandığını/inanmadığını savunduğunu/savunmadığını biliyor olacaksın. Bu çok değerli.


   Şöyle bir durup baktığın zaman anlayabildikten sonra çok güzel anlatabildiğini göreceksin. Çünkü sen farkında olmadan akıp gidecek kelimeler ağzından. Çünkü o düşünceyle, o şeyle, o konuyla ilgili gerekli empatiyi gerekli düşünceyi yapmış bitirmiş oldun çoktan, özümsemiş oldun kafanın içinde, kendi eleğinden geçirmiş oldun. Artık çoğu şey senin için daha kolay ! Daha iyi anlatabileceksin kendini.

   Bir şeyi öyle düşünmüyorsan onu savunmuyorsan da öyle hissetmiyorsan da oku dinle keşfet araştır. Çünkü o zaman çok daha kıymetlenecek inandığın şey. Ya ona olan inancın kuvvetlenecek ya da onunla ilgili şüpheler oluşacak kafanda. Bunu sen tamamlayacaksın



   Birine bir şey anlatabilmek o kadar da kolay bir şey değil yani. Kesinlikle ve kesinlikle anlamayabilmek temelinden geliyor. Unutma, ne kadar çok anlaşılabilmek istiyorsan o kadar çok anlayabilmeyi denemelisin. Tabi bu "İnsan tam olarak anlaşılabilir mi ?" gibi felsefi bir soruyu da doğurabilir. Evet belki yüzde yüz değil ama anlaşılabilmek mümkün. 




 Bu arada ne yaparsan yap seni anlayamayanların dışında anlamak İSTEMEYEN insanlarla çok sık karşılaşacaksın bunu unutma. Ama kim vazgeçer ki bir iki engel çıktı diye yolundan. Sen anlatmaya ve araştırmaya devam et.

Yorumlar

Popüler Yayınlar